Motosikletle Türkiye ve İran gezisi- 9

Kazvin'e dönüşümüz daha çabuk oldu.Mesai bitmeden Şah Abbasın şehirdeki yazlık kasrı olan "Cehel sutun"u geziyoruz.
(Esas ünlü olan cehel sütun İsfahan'da)






















Bu akşamda burda kalmaya karar verdik.Sıra geldi kalacak yer meselesine.


O mudur,bu mudur? derken sarayın görevlisi "Mehdi" -Agam parkta kalırsanız gençler etrafınıza toplanır rahat uyuyamazsınız,gelin ben kapıyı açayım içeri girin buraya çadır kurun "diyor

Bir iranlı turistin İstanbulda Hıdiv Kasrının bahçesine çadır kurma ihtimalini düşünüyorum da

















Gece hasan abi yine gençleri irşad ediyor.Kasrın "Nigahbanı" Mehdi,Hasan abinin sağındaki beyaz gömlekli delikanlı.


 



Kazvin de kalmıştık.Şah abbasın sarayında uyanma ve kahvaltıdan sonra görevli personel Mehdi yanımıza gelerek "kendi kurumu olan Kültür müdürlüğüne(farsçası miras-ı ferhengi) başvurduğumuz takdirde turist olarak iran vatandaşlarına verilen süvbanse fiyatlı benzin kartı alabileceğimizi söylüyor.Hem ucuz benzin alma arzusu,hem de irandaki devlet bürokrasisini merak ettiğimiz için denemeye karar veriyoruz.

1.durak kültür müdürlüğü;yönetici beylerden biri,bizimle ilgileniyor,adımızı ve plakamızı istiyor,kazvin valiliğine hitaben bir yazı yazıyor.Çay ve meyve ikram ediyor.Türkçe konuşuyor.Türk olmadığını ama türkçe için kursa gittiğini ve türkiyede doktora yapmak istediğini söylüyor.
işlem yaklaşık 20 dk. sürdü.Aga rıza ile Fotoğraf çektirip vedalaşıyoruz.













Kazvin valiliğine geldik.(onlar Fermandari diyorlar,yani ferman dairesi)

Bizi abbas askeri adında bir beyefendinin yanına çıkardılar.Vali yardımcısı imiş.Görevli memurlardan Türkçe bilen birini çağırdı ve bize tercümanlık yaptırdı.Önceleri kibarca "yoksa casusluk için gelen batılılardan mısınız siz?" edasıyla sorulara muhatap olduk.kısa bir süre sonra samimiyetimizi gördüler ve ikramlar başladı.Meyve çay,muhabbet ve yazışmalar 30 dk sürdü.





Yazışmanın yapıldığı oda.














Ve valiliğin "fermanını" alıyoruz. hatıra olarak üzerine "fermandari qazwin" yazan bir çay fincanı Vali yardımcısı ile aramızda tercümanlık yapan aga ekberden alıyoruz.Vedalaşıyoruz.





Son aşama nefti idari yani petrol müdürlüğü.Ordaki müdür yardımcısı "harici" olduğumuzu,sanal kart sistemine kaydımızın mümkün olamayacağını,çünkü kod-u milli (vatandaşlık no)gerektiğini söylüyor.sadece Kazvinde bulunduğumuz sürece yararlanabileceğimiz bir indirim yazısı veriyor.Diğer gideceğimiz şehirlerde de bu yazıyı alarak süvbanseden yararlanabileceğimizi söylüyor.Teşekkür edip o yazıyla 100 tümenden benzinlerimizi alıyoruz. benzer bir denemeden vazgeçiyor ve benzini 400 tümenden almaya devam ediyoruz.















Bütün bunlar olurken saat öğleni buldu.Motorlarımızın bakım kilometresi doldu.BAkımları yapmak üzere harhangi bir yağcıya çekiyoruz.10/40 yağın litresi 8.5 ytl.


















Dükkan sahibi ALi ve Muhammed kardeşler kibar çocuklar.ONlar ingilizce ile anlaşmak zorunda kaldığımız ilk iranlılar.Beraber öğlen yemeği yiyoruz.



Bakım esnasında Ali KTMnin kazvin servisine harhangi bir şeye ihtiyacımız olur diye haber vermiş.Tercüman bir bayanla beraber usta geliyor.İnceliklerinden dolayı çok çok teşekkür ediyor ve TAhrana doğru yola koyuluyoruz.

Tipik bir iran enstantanesi.















Tahranın girişinde bizi televizyon kulesi karşılıyor.Yanılmıyorsam 400 mt lik boyuyla dünyanın sayılı kulelerinden imiş.


_________________
"Seyahat Ya Resulallah"